DERSIM MAMIKIYE

GÜZEL, RUHU TEMİZ, GECMİŞİNE VE TARİHİNE BAĞLI BIR DERSİM İCIN. HERKESE BASARILAR

Thursday, September 21, 2006

 

DERSİM’İN BÜYÜK ÖNDERLERE İHTİYACI VAR MIDIR?

Mehmet Yıldız

Yok edilmeye çalışılan Dersim etnik-kültürel kimliğini müdafaa etmek ve özgürlük istemek için çok yetenekli liderlerimizin olması şart değildir. Etnik kimliğimiz için özgürlük istemek BM’nin son derece meşru ve temel bulduğu bir insan hakkı talebidir. Bir topluluğun etnik kimliğini tanımamak, dilini ve kültürünü zorla tahrip etmek insanlığa karşı işlenmiş bir suçtur. Bu gibi kriminal bir hareketin karşısında durmak için normal bir insan olmak yetiyor.
Politik bir harekete katılmanız için (reformcu veya devrimci) o hareketin programını benimsemeniz gerekiyor. Yani çok özel bir tercih yapmanız gerekiyor. Etnik kimliğinizi tercih etme hakkınız ise yoktur. Çünkü kimse anne ve babasını seçme hakkına sahip değildir. Ancak belli bir etnik kimlikle doğan insanlar sonradan farklı tercihler yaparak farklı kültürleri benimseyebilirler. Kimisi de zorbalıklar karşısında bu kimliğini terk etmek zorunda kalır. Nitekim Dersimlilerin önemli bir kesimi baskılar nedeniyle etnik kimliğini yitirdi.
Dersim’de hâlâ yaşayan Dersimliler vardır. Bu Dersimliler otantik Dersim etnik-kültürel kimliğinin kusursuz mirasçıları haline gelebilirler mi? Dersim davasına inanan insanlar bu soruya olumlu bir cevap veriyorlar. Kimse kahin değildir, dolayısıyla kimse geleceği bilemez. Ancak Dersimlilerden bu gibi asgari bir sadakat beklemek gayet normaldir.
Bunu “Türk işçi ve köylüsünün demokratik veya sosyalist bir devrim yapma” beklentisi gibi bir şey olarak görmemek gerekir. Devrimci çalışmanın zaruri olduğuna karar verenler belli sayıda insanlardır. 19. ve 20. yüzyılda meydana gelen olaylar belli düşünce kalıplarının oluşmasına yol açtı. Örneğin kapitalizmden komünizme geçişin kaçınılmaz olduğuna inanan devrimciler 30-40 yıl boyunca toplumun en yoksul ve en çok baskıya maruz kalan kesimleriyle bir bağ kuramamış olmayı bile kendi başına büyük bir sorun olarak görmüyorlar. Bildiri dağıtmak istediklerinde, yani bildirilerini okuyarak devrime katılmasını bekledikleri insanlar tarafından linç edilmek isteniyorlar. Ama bu durumun muhasebesini hiç yapmıyorlar. Devrime inanmaya devam ediyorlar.
Dersim davasına inanmak için bu denli “inançlı” veya “iyimser” olmak gerekmiyor. Her vicdan sahibi normal Dersimli etnik kimliğine değer verir. Her Fransızın, İngilizin, Almanın vb. kimliğine değer vermesi ve bir diğerinden olmak istememesi gibi. Onun içindir ki Dersim etnik kimliğine özgürlük talep etmek, bir grup insanın subjektif düşünceleri neticesinde politik bir hareket örgütlemesinden çok farklıdır. Bütün özgür topluluklar belli bir etnik-kültürel kimlikle yaşarlar. Bizim yapmaya çalıştığımız, özgür topluluklara katılmaya çalışmaktan ibarettir.
Her toplumun hiç kuşkusuz önderlere ihtiyacı vardır. Dersim’in en tanınan liderleri arasında Seyit Rıza ve Alişer başta gelirler. Seyit Rıza ve Alişer’in biyografileri Dersimliler için paha biçilmez eserlerdir. Bu gibi bir çalışma aracılığıyla yeni kuşaklar çok şey öğrenebilirler.
Öte yandan, Dersim önderleri kavramını tarihin belli bir periyoduyla sınırlamak çok yanlıştır. Ben tarihci değilim, ancak bu kültürün çok sayıda büyük önderinin olduğunu söylemek için tarihci olmak gerekmiyor.
Kollektif bir kimlik belli bir periyodun ürünü olmadığı gibi, belli önderlerin ürünü de olamaz. Seyitlerin rollerini kim inkar edebilir? Tam bir alçakgönüllülük içinde kültürümüzü kuşaktan kuşağa taşıyan bu insanlardan kaç kişiyi tanıyoruz? Keza sayısız Dersim kamili olmadan bu kültür yeniden üretilemezdi. Gençliğimizde tanıdığımız bu kamillerin ders verme havasından tamamen uzak ve tam bir arkadaş yahut yaşıtımız havasında bize söyledikleri üzerinde yeterince düşündüğümüzü ve değer verdiğimizi de sanmıyorum.
Dersim kültürü bir aydınlanma kültürüdür. Ortalama Dersimli bu mücadelede önder olmaya ehildir. Devrim yapmayacağız, kollektif kimliğimize özgürlük talep edeceğiz.
Son çeyrek asır içinde Türk ve Kürt toplumu çok büyük bir ahlaki çöküş ve kirlenme yaşadı. Ahlaksız ve acımasız bir terör ve mafya toplumu ile karşı karşıyayız. Öldürme tutkusuyla yanıp tutuşan dengesiz insanlar ulusal kahraman oldular. İşkenceciler ve tecavüzcüler “insanlığın önderleri” ilan edildiler. Kimse ekmek pişirirken öldürülen kadınlara acımıyor. Kimse duvar dibinde bastonuna yaslanarak dinlenmeye çalışan yaşlı kadın ve erkeklerin öldürülmesini de yanlış bulmuyor. Oyun oynarken parçalanan çocuklar için dökülen göz yaşları sahtedir. Turistlerin öldürülmesi de kimsenin umrunda değildir. Eroin satıcıları en büyük ulusal liderler oldular. Eroin satmadığı için parası olmayan yazarların kalemiyle eroin döneminde çok alay edildi. Yazarlar unutuldu ve herkes eroin patronlarının önünde yerlere kadar eğildi. Ulusların yazarlardan çok erion tüccarlarına ihtiyacı olduğu açığa çıktı. Seri tecavüzcüler ve katiller filozof oldular. “Karılar bana yanaşıp gücümden yararlanmak istiyorlar” gibi edepsiz kriminal itiraflar felsefe derslerinin zorunlu literatürünü oluşturdu.
Dersim şahsiyeti taşıyan insanlar vicdanlı, mert ve dürüst insanlardır. Bunlardan bazıları ortaya çıkarak Dersim sorunu çerçevesinde düşüncelerini dile getirdiklerinde terör ve mafya toplumunun serseme çevirdiği insanlar bunu yeni bir liderlik iddiası olarak görüyorlar. Normal, insani bir tepki göstermekle liderlik iddiası ve tutkusu arasında bir bağ kurulmuş olması gerçekten anlaşılmazdır.
Sonuç olarak Dersim’in büyük önderlerine saygım sonsuzdur. Bu liderlerde en zor zamanlarda metanet, adalet, mertlik, korkusuzluk ve en önemlisi de alçakgönüllülük görüyoruz. Ancak itiraf etmeliyim ki, ben isimsiz kahramanlarımıza daha çok aşığım. Dersim erenleri hiç şan ve şöhret peşinde koşmadılar. Ve sayıları o kadar çoktu ki, kimse onları özel bir kategori olarak bile görmedi. Bu, Dersim’in bir vefasızlığı değil, çok ayırt edici bir özelliğidir erenler...
Mehmet Yıldız

Cevaplar:
Ce: DERSİM’İN BÜYÜK ÖNDERLERE İHTİYACI VAR MIDIR? Kenan Celik 18.9.2006 14:11 (0)
Ce: DERSİM’İN BÜYÜK ÖNDERLERE İHTİYACI VAR MIDIR? Momhemed 17.9.2006 20:36 (0)
Ce: DERSİM’İN BÜYÜK ÖNDERLERE İHTİYACI VAR MIDIR? Wendox 17.9.2006 01:56 (3)
Ce: DERSİM’İN BÜYÜK ÖNDERLERE İHTİYACI VAR MIDIR? Mehmet YILDIZ 17.9.2006 14:10 (2)
Ce: DERSİM’İN BÜYÜK ÖNDERLERE İHTİYACI VAR MIDIR? Wendox 17.9.2006 22:50 (1)
Ce: DERSİM’İN BÜYÜK ÖNDERLERE İHTİYACI VAR MIDIR? Alisan Karsan 18.9.2006 19:27 (0)
Dersim Forum

Comments: Post a Comment



<< Home

Archives

September 2006   October 2006   November 2006   December 2006   January 2007   February 2007   March 2007   April 2007   May 2007  

This page is powered by Blogger. Isn't yours?